Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), 26 Haziran Perşembe günü Fransa'yı ayrımcı kimlik kontrolleri nedeniyle kınadı, ancak "görünüş temelinde" kimlik kontrollerinin ayrımcılık olduğunu savunan bir başvurucu dışında diğer beş Fransız vatandaşının başvurularını reddetti. Fransa bu gerekçeyle ilk kez kınanıyor.
Karim Touil 10 gün içinde 3 kez kimlik kontrolünden geçmişti. Mahkeme davada başvurucunun kendisine karşı ayrımcı muamele yapıldığı iddiasını devletin çürütmeyi başaramadığı sonucuna vardı.
Fransa bu nedenle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin ayrımcılığın yasaklanmasıyla ilgili 14. Maddesi'ni, 8. Madde ile birlikte (özel ve aile hayatına saygı hakkı) ihlal etmekten suçlu bulundu.
Devlet, Karim Touil'e 3.000 euro manevi tazminat ödeyecek. Mahkeme, diğer beş başvurucu üzerinde yapılan kontrollerin ayrımcı nedenlerle yapılmadığına karar verdi ve bu konuda herhangi bir yapısal eksiklik bulamadı.
Karar, Afrika veya Kuzey Afrika kökenli altı Fransız vatandaşının yürüttüğü uzun bir yasal mücadelenin sonunda verildi. 6 Fransız 2011 ve 2012'de "ırksal profillemeyi" kınadı. Fransız mahkemelerinde kaybettikten sonra, 2017'de AİHM'ye başvurdular.
Başvuru sahipleri AİHM’den Fransa'yı ayrımcılıktan, mahremiyetlerini ve hareket özgürlüklerini ihlal etmekten ötürü kınamasını talep etti.
2016'dan bu yana kontrollerde artış
Söz konusu altı başvurucu, haksız kontrolleri, bazen yersiz üst araması, hakaret veya kendilerine senli benli hitap edilmesini kınayan bir hukuki mücadele başlatan on üç erkekten oluşan bir grubun parçasıdır. 2013'te ilk derece mahkemesinde kaybettikten sonra davacılar temyize gitti ve 2015'te Paris Temyiz Mahkemesi beşinin lehine karar vererek Devletin her birine 1.500 euro tazminat ödemesini emretti. 2016'da Yargıtay, Devleti üç davada kesin olarak mahkum etti, bu bir ilkti. Başarısız olan altı erkek davalarını AİHM'ye götürmeye karar verdi.
Fransa'da bağımsız idari kuruluş olarak görev yapan Hak Savunucuları'nın (DDD) 5.030 kişi ile görüşerek yaptığı ve salı günü açıklanan son anketine göre, Fransa'da kimlik kontrollerine tabi tutulan kişilerin oranı 2016 ile 2024 arasında keskin bir şekilde arttı. 2024'te ankete katılanların %26'sı son beş yılda en az bir kez polis veya jandarma tarafından durdurulduğunu bildirdi. 2016'da bu oran %16 idi.
Bu anket, Arap, Siyahi veya Kuzey Afrikalı olarak algılanan genç erkeklerin nüfusun geri kalanına kıyasla en az bir kimlik kontrolüne tabi tutulma olasılığının 4 kat, kapsamlı bir kontrole (arama, üst araması, uzaklaşma emri) tabi tutulma olasılığının ise 12 kat daha fazla olduğunu ortaya koyuyor.
Kaynak: Le Monde
Yorumunuz