İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, perşembe günü Gazze'deki askeri operasyonların genişletilmesi önerisini görüşmek üzere düzenlenen güvenlik kabinesi toplantısı öncesinde Amerikan kanalı Fox News'e konuştu ve İsrail'in Gazze Şeridi'nin tamamının kontrolünü ele geçireceğini söyledi.

Netanyahu, bölgeyi gelecekte “tehdit oluşturmadan ve Gazzelilere iyi bir yaşam sağlayacak şekilde” yönetebilecek Arap güçlerine devretmeyi planladıklarını iddia etti.

Netanyahu açıklamalarını, güvenlik kabinesi toplantısı öncesinde yaptı. Toplantıda, Gazze’de askeri operasyonların genişletilmesi planı masaya yatırılıyor.

Uluslararası baskılara ve iç kamuoyundaki çekincelere rağmen, İsrail ordusunun geniş çaplı harekâtının an meselesi olduğu belirtiliyor.

Gazze'nin merkezinde yaşayan yüz binlerce sivil yerinden edilebilir

Netanyahu, Hamas’ın “terör yönetiminden” hem İsrail halkını hem de Gazze halkını kurtarmak istediklerini söyledi. Bölgenin çevresinde güvenlik çemberi oluşturulacağını da ekledi. Planın ayrıntılarını paylaşmayan Netanyahu’ya rağmen, İsrailli güvenlik analistleri ilk adımın Gazze Şehri’nde yaşayan yüz binlerce sivilin yerinden edilmesi olacağını öngörüyor.

Ardından haftalar sürecek bir süreçte yardım dağıtım altyapısı, yeni yaşam alanları ve tıbbi hizmetlerin kurulması planlanıyor. Bu adımların ardından İsrail ordusu, nadiren girdiği Gazze’nin merkez bölgelerine ilerleyebilir. Bu hamle, Gazze’deki tüm sivil nüfusun yerinden edilmesine yol açabilir.

Uluslararası tepkiler ve diplomatik zemin

İsrail’in planı, hem uluslararası hem de yerel düzeyde tartışma yaratıyor. Fransa ve İngiltere, eylül ayında Filistin devletini tanıyacaklarını açıklamış; geçen ay ise 28 ülke savaşın sona ermesi çağrısında bulunmuştu. Bu ülkeler arasında İngiltere, Fransa, İtalya, Kanada, Avusturya, İspanya, Hollanda, Japonya, Yunanistan ve Belçika da var.

Öte yandan ABD, açlık krizi ve gıda güvensizliği yaşayan Gazze’ye yönelik insani yardımı artırma hazırlığında. ABD’nin İsrail Büyükelçisi Mike Huckabee, Gazze İnsani Yardım Vakfı’na ait yardım noktalarının sayısının dörtten 16’ya çıkarılacağını ve 24 saat hizmet verebileceğini açıkladı.

İsrail'de muhalefet Gazze'nin işgaline karşı çıkıyor

İsrail ordusu, Gazze kentinin yoğun nüfuslu bölgelerine kara harekâtı düzenlemekten, rehinelerin güvenliğini tehlikeye atabileceği endişesiyle bugüne kadar kaçındı. İsrailli muhalefet lideri Yair Lapid, “Gazze’nin işgali çok kötü bir fikir. İsrail halkı bu savaşla ilgilenmiyor. Hem insan canları hem de İsrail vergi mükelleflerinin milyarlarca şekeli açısından çok ağır bir bedel ödeyeceğiz." dedi.

Rehine aileleri de plana karşı çıkarak kabine önünde protesto gösterileri düzenledi. Rehineler ve Kayıp Aileler Forumu, “Sevdiklerimiz acil tehlikeyle karşı karşıya” açıklamasında bulundu.

İsrail Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir: Askerler yorgun

İsrail Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir, Gazze'nin tamamen ele geçirilmesi fikrine karşı çıkarak, Hamas'ın kurduğu tuzaklara düşülmesi ve yorgun askerlerin dinlenmesi gerektiği konusunda uyardı.

Eski Savunma Bakanı Yoav Gallant da geçtiğimiz yıl Netanyahu’yu Gazze’yi işgal etmemesi konusunda uyarmıştı.

Hukuk uzmanları, İsrail’in Gazze’nin tam kontrolünü ele geçirmesi halinde gıda, su, elektrik ve sağlık gibi tüm temel hizmetleri sağlamak zorunda kalabileceğini belirtiyor. Kudüs'teki İbrani Üniversitesi'nde ekonomi profesörü olan Esteban Klor'un bir araştırmasına göre, bu durum İsrail'e yıllık yaklaşık 10 milyar dolara, yani gayri safi yurtiçi hasılasının yaklaşık %2'sine mal olabilir.

Hamas’ın tepkisi

Netanyahu’nun açıklamalarının ardından Hamas, İsrail Başbakanı’nı “kişisel ve siyasi çıkarları uğruna” İsrailli rehineleri feda etmekle suçladı. Hareket, bu planın “soykırım ve zorla yerinden etme politikasının devamı” olduğunu savundu.

Hamas, Netanyahu’nun planının müzakere sürecini tersine çevirdiğini, son tur görüşmelerden çekilmesinin gerçek nedenini ortaya koyduğunu belirtti. Ayrıca, Gazze’nin işgal girişimlerine “tavizsiz” direneceğini ve olası bir tırmanışın İsrail için “ağır ve acı verici” bedelleri olacağını duyurdu.

Kaynaklar: Le Monde - Wall Street Journal