İsrail polisi, Filistinli 15 kişilik bir aileyi işgal altındaki Doğu Kudüs mahallesi Şeyh Cerrah mahallesindeki evlerinden zorla çıkardı. 

Tahliyeler geçen yıl İsrail ile Hamas arasında bir dizi çatışmayı tetikleyen başlıca etmenlerden biriydi.

Yaklaşık bir düzine polis memuru, çarşamba günü erken saatlerde Salhiya ailesinin evine geldi ve evlerini bir buldozerle yıkmadan önce 15 kişiyi dışarı sürükledi. Tahliye, yaklaşık beş yıllık zaman dilimi içerisinde Şeyh Cerrah'ta başarıyla gerçekleştirilen ilk tahliye oldu.

Yasmin Salhiya bir sosyal medya paylaşımında, dokuz yaşındaki kız kardeşi de dahil olmak üzere aileden bazılarının dövüldüğünü, diğer mahalle sakinlerini ise polisin plastik mermi kullandığını ve beş aile üyesi de dahil olmak üzere yaklaşık 25 kişiyi gözaltına aldığını söyledi. 

Kudüs belediyesiyle yapılan ortak açıklamada polis, çok sayıda kişinin mahkeme kararını ihlal ve huzuru bozma şüphesiyle tutuklandığını bildirdi.

Çarşamba günkü baskın, polisin hafta başında aileyi ilk kez çıkarmaya çalışmasının ardından ikinci baskındı. Polis ve Kudüs belediyesi, memurların "tüm Şeyh Cerrah topluluğunun çocuklarına fayda sağlayabilecek, özel ihtiyaçları olan çocuklar için yapılacak bir okulun üzerine inşa edilmiş yasadışı binaların" mahkeme tarafından onaylanmış tahliye emrini uyguladıklarını söyledi.

Pazartesi günkü ilk girişim, protestocular ve polis arasında çatışmalara ve Muhammed Salhiya'nın gaz tüpleriyle evin çatısına çıkması ve İsrail kuvvetlerinin girmesi halinde kendisini ve binayı ateşe vermekle tehdit etmesi üzerine gergin bir soğuklukla sonuçlandı. Salhiya, "Bir daha kaçmayacağız. Gidecek başka bir yerimiz yok. 1948'de bizi bir kez kovdunuz. Ya evimizde ölürüz ya da yaşarız. Salı günü gitmiyoruz” demişti.

Sadece tahliye kararı vardı ancak evi de yıktılar

The Middle East Eye'e konuşan ailenin avukatı Ahmad al-Qadmani, başlangıçta evde herhangi bir yıkım kararı olmadığını, sadece tahliye kararı olduğunu söyledi. Ancak yetkililer, her şeye rağmen evi ve etrafındaki araziyi yasadışı bir şekilde yerle bir etti.

Birçok Filistinli için, Doğu Kudüs'te Eski Şehir ve Batı Kudüs'ü çevreleyen nispeten zengin, ağırlıklı olarak Arap bir mahalle olan Şeyh Cerrah için verilen mücadele, İsrail-Filistin anlaşmazlığının merkezinde yer alıyor.

Geçen Mayıs'ta İsrail ile Gazze Şeridi'ndeki Filistinli militan gruplar arasında 254 Filistinli ve İsrail'de 13 kişinin ölümüne neden olan 11 günlük savaş, kısmen Yahudi yerleşimcilere yol açacak Şeyh Cerrah mahallesine yönelik tahliye emirlerine duyulan öfkeden kaynaklandı. Gösteriler, İsrail ve Filistin topraklarında yıllardır görülen en kötü şiddet olaylarına dönüştü.

Yahudi İsrailliler, 1948'de İsrail'in kurulmasına neden olan savaş sırasında toprakların yasadışı olarak alındığını ileri sürerek, toprakları talep etmek için yasal zorluklar başlattılar.

Filistinli sakinler, İsrail'in 1967'de Doğu Kudüs'ü ele geçirmesinden önce mülteci statüsünden vazgeçmeleri karşılığında toprağın Ürdün tarafından kendilerine garanti edildiğini söyleyerek buna karşı çıkıyor.

Şeyh Cerrah'daki yedi aile, onlarca yıllık hukuk mücadelelerinde İsrail yüksek mahkemesine yönelik tahliye tehditlerine karşı meydan okudu, ancak Salhiyalar bu grup arasında değil.

Aile, 2017 yılında Kudüs belediyesinin araziyi kamulaştırma kararına karşı nihai temyiz başvurusunun sonucunu beklerken, tahliye kararının kendisi dondurulmamıştı.

Doğu Kudüs'te yaklaşık 200 aile daha tahliye emirleri nedeniyle yerinden edilme riskiyle karşı karşıya. Şu anda bölgede yaşayan yaklaşık 200.000 Yahudi yerleşimcinin varlığı, gerilimi körüklüyor.

BM'ye göre, İsrail'in işgal altıöndaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs'teki Filistinlilerin evlerini yıkma oranı 2021'de bir önceki yıla göre %21 arttı.
Kaynaklar: The Guardian - The Middle East Eye